kedi parfümü petshop

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler

Üniversitemizde Ruanda 1994 Anma Programı Düzenlendi

DÜZCE YEREL HABER 30.04.2018 - 21:31, Güncelleme: 30.06.2021 - 18:16
 

Üniversitemizde Ruanda 1994 Anma Programı Düzenlendi

Üniversitemiz Türk Dili Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin (TÖMER) düzenlediği “Ruanda 1994 Anma Programı”nda Ruanda Büyükelçisi H.E. Williams Nkurunziza öğrencilerimizle biraraya geldi.

Üniversitemiz Türk Dili Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin (TÖMER) düzenlediği “Ruanda 1994 Anma Programı”nda Ruanda Büyükelçisi H.E. Williams Nkurunziza öğrencilerimizle biraraya geldi. Ruanda katliamını anmak için Üniversitemize gelen Büyükelçi ve beraberindeki heyet, Rektör Yardımcımız Prof. Dr. İlhan Genç, Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlyas Uygur, Üniversitemiz Genel Sekreteri Hasan Sadi Ateş, TÖMER Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Sibel Bayram ve Dış ilişkiler Koordinatörü Öğr. Gör. Mehmet Mert Kaleci ile biraraya gelerek Üniversitemiz ve Ruanda hakkında karşılıklı görüş alışverişinde bulundu. Gerçekleştirilen makam ziyaretinin ardından Düzce Üniversitesi Bilimsel ve Teknolojik Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi’ni ziyaret eden misafir heyet, burada yetkililerden bilgi alarak programın düzenleneceği Cumhuriyet Konferans Salonu’na geçti. Programın açılış konuşmasını yapan TÖMER Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Sibel Bayram, ölüm ve yaşamın birbirine zıt ama bir o kadar da yakın iki kavram olduğunu belirterek, savaşların tarih boyunca süre geldiğini ve insanın ömrüne yine bir insan elinin dokunduğunu ifade etti. Üniversitemize ve ülkemize eğitim amaçlı gelen Ruandalı öğrencilerin yaşadıkları acılara ortak olmak amacıyla bu programı düzenlediklerini katılımcılarla paylaşan Bayram, coğrafya olarak birbirine uzak olmamızın, düşünce olarak, duygu olarak birbirine uzak olunduğu anlamına gelmediğini vurguladı. Ruanda’da 1994’te olduğu gibi sonrasında da dünyada savaşlar, katliamlar olduğunu belirten Dr. Öğretim Üyesi Sibel Bayram, “Ruandalı arkadaşlarımız, misafirlerimiz bir daha bu acıların yaşanmaması için bu program aracılığıyla farkındalık oluşturmak istediler. Kendilerine ve katılımcılara teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu. TÖMER Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Sibel Bayram’ın açılış konuşmasından sonra kürsüye davet edilen Rektör Yardımcımız Prof. Dr. İlhan Genç, Ruandalı öğrencilere duyarlılıklarından dolayı teşekkür ederek, Rektörümüz Prof. Dr. Nigar Demircan Çakar’ın kısa zaman önce Ruanda’ya gittiğini ve bu seyahatte Üniversitemiz ve Ruanda arasında 10 öğrencinin Üniversitemizde burslu okuyabilmeleri için anlaşma yapıldığını dile getirdi. Üniversitemiz bünyesinde bulunan TÖMER’de 1 yıl Türk Dili Eğitimi almalarının ardından fakülte eğitimine başlayacaklarını söyleyen Prof. Dr. Genç, misafir öğrencilerimizin kısa zamanda ülkemize uyum sağladığını belirtti. Bu programa katkı sunan misafir öğrencilere teşekkür eden Prof. Dr. İlhan Genç, Fakülte eğitimlerinden sonra ülkelerine gidip orada kendi milletinin gelişimi için çalışacaklarını ifade ederek, Ruandalı öğrencilerimizin orada ülkemizi ve Üniversitemizi tanıtmaya devam edeceklerini belirtti. Yapılan açılış konuşmalarının ardından katılımcılar, Umut ateşinin yakılması ve saygı duruşunda bulundular. Saygı duruşundan sonra program Türkiye Ruanda Temsilcisi İdriss Kayijuka’nın konuşmasıyla devam etti. İdriss Kayijuka, yaptığı konuşmasında programı düzenlemelerindeki amaçlarının sevdiklerini kaybedenleri rahatlatmak ve etkin bir dayanışma oluşturmak istediklerini belirterek, soykırımda ölen 1 milyon insanın yasını tuttuklarını ifade etti. Soykırıma tanık olan ve ailesinden 2 kardeşi ve bir amcası kalan Abdoul Nzeyımana, ise yaptığı konuşmasında soykırım sırasında 6 yaşında olduğunu ifade ederek Ruanda Cumhurbaşkanının uçağının düşürülmesiyle soykırımın başladığını ifade etti. Soykırımın 1994 yılından önce planlandığını belirten misafir konuşmacı, herkesin kimlik kartlarında etnik gruplarının yazıldığını katılımcılarla paylaştı. Soykırım sırasında küçük olduğu için yanına almak zorunda kalmadığı kimlik sayesinde kurtulduğunu belirten Abdoul Nzeyimana, soykırımda kaybettiğimiz insanlarımızı anmak, onurlandırmak, ve bu olayların bir daha olmayacağından emin olmak bizim sorumluluğumuzdur. Bu yüzden ülkemizi sevmeli ve ülkemizi sevmenin önemini çocuklarımıza anlatmalıyız. Eğer bunlar önceden öğretilseydi Tutsileri öldürmeyeceklerdi. Ne yazık ki onlara nefret, düşmanlık ve adam öldürme öğretildi. Şüphesiz biz sevgiyi öğretmeyi başaracağız.” dedi. Soykırım tanığı Abdoul Nzeyimana konuşmasından sonra Program, Ruandalı öğrencilerin soykırım sırasında yaşananları anlatan tiyatro gösterimiyle devam etti. Programın son konuşmasını gerçekleştiren Ruanda Büyükelçisi H.E. William Nkurunziza ise yaptığı konuşmada, “Tarihimizin en karanlık dönemini, 1994 yılında Ruanda’da Tutsilere karşı gerçekleştirilen soykırımı andığımız bu hüzünlü günde, varlığınız ve gösterdiğiniz dayanışmayla bizi onurlandırdınız. Soykırımın 1 milyondan fazla kurbanı anısına anma ateşini yaktığınız için teşekkür ederim.” dedi. Soykırımı inkar edenlerin aksine, Ruanda’da Tutsilere karşı gerçekleştirilen kıyımın, kendiliğinden ortaya çıkan bireysel bir tepki olmadığını katılımcılarla paylaşan, onlarca yıl önce planlanarak harekete geçildiğini ifade etti. 1 milyonun üzerindeki hayatını kaybeden her kişinin bir ismi ve hayalinin olduğunu söyleyen Büyükelçi, onların isimlerinin anılarla yaşatıldığını ifade etti. “Büyük bir vahşilik sonucunda anne ve babasını kaybeden ve hala nefretin olmadığı daha iyi bir dünyayı hayal edebilen ve gülümseyebilen yetimler için, kurtulanlalar bizim aramızdaki meleklerdir.” diyen büyükelçi, onların yüce gönülleri ve affetme kudreti Ruandalıların barış içerisinde yaralarını sararak bir ulus olarak varlıklarını sürdürdüklerini ifade etti. Tarihin hakikatini tekrar etmek ve daha iyi bir gelecek inşa etme ve söylenen sözleri tazelemek amacıyla anma töreni düzenlediklerini belirten Büyükelçi, “Bunu yapmak millet olarak birliğimizi geliştiriyor. En önemlisi bizim hakikatimiz, soykırımı inkar edenlerin, Tutsilere karşı soykırımdaki kusurlarını örtbas etmek için söyledikleri yalanları susturuyor. Hakikatin parlayan ışığı soykırımı inkar edenlerin ne olduğunu açığa çıkarıyor.” dedi. Tutsi soykırımının ülkeyi parçaladığını ve kalpleri birbirinden uzaklaştırdığını dile getiren Ruanda Büyükelçisi H.E. William Nkurunziza, soykırımdan sonra birçok uzmanın Ruanda’nın bir daha ayağa kalkamayacağı yönünde açıklamalarda bulunduklarını ifade etti. Ruanda Cumhurbaşkanı Kageme’nin “Onlar bizim için bir çukur kazdılar, bizi içine koydular ve yaktılar. Ama tohumların büyüyeceğini bilmiyorlardı. Bizler tohum olduk, büyüdük ve bugün güçlü bir biçimde ayakta duruyoruz.” sözünü de katılımcılarla paylaşan Büyükelçi, “Böyle bir ızdırabın yeniden yaşatılmasına izin vermemek için; ‘Bir Daha Asla’ diyerek şüphe edilmeyecek kadar gerçek olan; hakikatin aydınlığında kalmalıyız. Biz hep birlikte Uluslararası komitelerle çalışmaya devam etmeliyiz ve soykırım ideolojisine karşı kazandığımız zaferin, tüm ülkelerin Manifestolarında yer almasını sağlamalıyız. Değerli katılımınız ve ilginiz için çok teşekkür ediyorum.” diyerek sözlerini sonlandırdı. Program, Ruandayı anlatan fotoğraf sergisinin gezimiyle son buldu.
Üniversitemiz Türk Dili Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin (TÖMER) düzenlediği “Ruanda 1994 Anma Programı”nda Ruanda Büyükelçisi H.E. Williams Nkurunziza öğrencilerimizle biraraya geldi.

Üniversitemiz Türk Dili Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin (TÖMER) düzenlediği “Ruanda 1994 Anma Programı”nda Ruanda Büyükelçisi H.E. Williams Nkurunziza öğrencilerimizle biraraya geldi.

Ruanda katliamını anmak için Üniversitemize gelen Büyükelçi ve beraberindeki heyet, Rektör Yardımcımız Prof. Dr. İlhan Genç, Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlyas Uygur, Üniversitemiz Genel Sekreteri Hasan Sadi Ateş, TÖMER Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Sibel Bayram ve Dış ilişkiler Koordinatörü Öğr. Gör. Mehmet Mert Kaleci ile biraraya gelerek Üniversitemiz ve Ruanda hakkında karşılıklı görüş alışverişinde bulundu.

Gerçekleştirilen makam ziyaretinin ardından Düzce Üniversitesi Bilimsel ve Teknolojik Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi’ni ziyaret eden misafir heyet, burada yetkililerden bilgi alarak programın düzenleneceği Cumhuriyet Konferans Salonu’na geçti.

Programın açılış konuşmasını yapan TÖMER Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Sibel Bayram, ölüm ve yaşamın birbirine zıt ama bir o kadar da yakın iki kavram olduğunu belirterek, savaşların tarih boyunca süre geldiğini ve insanın ömrüne yine bir insan elinin dokunduğunu ifade etti.

Üniversitemize ve ülkemize eğitim amaçlı gelen Ruandalı öğrencilerin yaşadıkları acılara ortak olmak amacıyla bu programı düzenlediklerini katılımcılarla paylaşan Bayram, coğrafya olarak birbirine uzak olmamızın, düşünce olarak, duygu olarak birbirine uzak olunduğu anlamına gelmediğini vurguladı.

Ruanda’da 1994’te olduğu gibi sonrasında da dünyada savaşlar, katliamlar olduğunu belirten Dr. Öğretim Üyesi Sibel Bayram, “Ruandalı arkadaşlarımız, misafirlerimiz bir daha bu acıların yaşanmaması için bu program aracılığıyla farkındalık oluşturmak istediler. Kendilerine ve katılımcılara teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu.

TÖMER Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Sibel Bayram’ın açılış konuşmasından sonra kürsüye davet edilen Rektör Yardımcımız Prof. Dr. İlhan Genç, Ruandalı öğrencilere duyarlılıklarından dolayı teşekkür ederek, Rektörümüz Prof. Dr. Nigar Demircan Çakar’ın kısa zaman önce Ruanda’ya gittiğini ve bu seyahatte Üniversitemiz ve Ruanda arasında 10 öğrencinin Üniversitemizde burslu okuyabilmeleri için anlaşma yapıldığını dile getirdi.

Üniversitemiz bünyesinde bulunan TÖMER’de 1 yıl Türk Dili Eğitimi almalarının ardından fakülte eğitimine başlayacaklarını söyleyen Prof. Dr. Genç, misafir öğrencilerimizin kısa zamanda ülkemize uyum sağladığını belirtti.

Bu programa katkı sunan misafir öğrencilere teşekkür eden Prof. Dr. İlhan Genç, Fakülte eğitimlerinden sonra ülkelerine gidip orada kendi milletinin gelişimi için çalışacaklarını ifade ederek, Ruandalı öğrencilerimizin orada ülkemizi ve Üniversitemizi tanıtmaya devam edeceklerini belirtti.

Yapılan açılış konuşmalarının ardından katılımcılar, Umut ateşinin yakılması ve saygı duruşunda bulundular.

Saygı duruşundan sonra program Türkiye Ruanda Temsilcisi İdriss Kayijuka’nın konuşmasıyla devam etti. İdriss Kayijuka, yaptığı konuşmasında programı düzenlemelerindeki amaçlarının sevdiklerini kaybedenleri rahatlatmak ve etkin bir dayanışma oluşturmak istediklerini belirterek, soykırımda ölen 1 milyon insanın yasını tuttuklarını ifade etti.

Soykırıma tanık olan ve ailesinden 2 kardeşi ve bir amcası kalan Abdoul Nzeyımana, ise yaptığı konuşmasında soykırım sırasında 6 yaşında olduğunu ifade ederek Ruanda Cumhurbaşkanının uçağının düşürülmesiyle soykırımın başladığını ifade etti. Soykırımın 1994 yılından önce planlandığını belirten misafir konuşmacı, herkesin kimlik kartlarında etnik gruplarının yazıldığını katılımcılarla paylaştı.

Soykırım sırasında küçük olduğu için yanına almak zorunda kalmadığı kimlik sayesinde kurtulduğunu belirten Abdoul Nzeyimana, soykırımda kaybettiğimiz insanlarımızı anmak, onurlandırmak, ve bu olayların bir daha olmayacağından emin olmak bizim sorumluluğumuzdur. Bu yüzden ülkemizi sevmeli ve ülkemizi sevmenin önemini çocuklarımıza anlatmalıyız. Eğer bunlar önceden öğretilseydi Tutsileri öldürmeyeceklerdi. Ne yazık ki onlara nefret, düşmanlık ve adam öldürme öğretildi. Şüphesiz biz sevgiyi öğretmeyi başaracağız.” dedi.

Soykırım tanığı Abdoul Nzeyimana konuşmasından sonra Program, Ruandalı öğrencilerin soykırım sırasında yaşananları anlatan tiyatro gösterimiyle devam etti.
Programın son konuşmasını gerçekleştiren Ruanda Büyükelçisi H.E. William Nkurunziza ise yaptığı konuşmada, “Tarihimizin en karanlık dönemini, 1994 yılında Ruanda’da Tutsilere karşı gerçekleştirilen soykırımı andığımız bu hüzünlü günde, varlığınız ve gösterdiğiniz dayanışmayla bizi onurlandırdınız. Soykırımın 1 milyondan fazla kurbanı anısına anma ateşini yaktığınız için teşekkür ederim.” dedi.

Soykırımı inkar edenlerin aksine, Ruanda’da Tutsilere karşı gerçekleştirilen kıyımın, kendiliğinden ortaya çıkan bireysel bir tepki olmadığını katılımcılarla paylaşan, onlarca yıl önce planlanarak harekete geçildiğini ifade etti. 1 milyonun üzerindeki hayatını kaybeden her kişinin bir ismi ve hayalinin olduğunu söyleyen Büyükelçi, onların isimlerinin anılarla yaşatıldığını ifade etti.

“Büyük bir vahşilik sonucunda anne ve babasını kaybeden ve hala nefretin olmadığı daha iyi bir dünyayı hayal edebilen ve gülümseyebilen yetimler için, kurtulanlalar bizim aramızdaki meleklerdir.” diyen büyükelçi, onların yüce gönülleri ve affetme kudreti Ruandalıların barış içerisinde yaralarını sararak bir ulus olarak varlıklarını sürdürdüklerini ifade etti.
Tarihin hakikatini tekrar etmek ve daha iyi bir gelecek inşa etme ve söylenen sözleri tazelemek amacıyla anma töreni düzenlediklerini belirten Büyükelçi, “Bunu yapmak millet olarak birliğimizi geliştiriyor. En önemlisi bizim hakikatimiz, soykırımı inkar edenlerin, Tutsilere karşı soykırımdaki kusurlarını örtbas etmek için söyledikleri yalanları susturuyor. Hakikatin parlayan ışığı soykırımı inkar edenlerin ne olduğunu açığa çıkarıyor.” dedi.

Tutsi soykırımının ülkeyi parçaladığını ve kalpleri birbirinden uzaklaştırdığını dile getiren Ruanda Büyükelçisi H.E. William Nkurunziza, soykırımdan sonra birçok uzmanın Ruanda’nın bir daha ayağa kalkamayacağı yönünde açıklamalarda bulunduklarını ifade etti. Ruanda Cumhurbaşkanı Kageme’nin “Onlar bizim için bir çukur kazdılar, bizi içine koydular ve yaktılar. Ama tohumların büyüyeceğini bilmiyorlardı. Bizler tohum olduk, büyüdük ve bugün güçlü bir biçimde ayakta duruyoruz.” sözünü de katılımcılarla paylaşan Büyükelçi, “Böyle bir ızdırabın yeniden yaşatılmasına izin vermemek için; ‘Bir Daha Asla’ diyerek şüphe edilmeyecek kadar gerçek olan; hakikatin aydınlığında kalmalıyız. Biz hep birlikte Uluslararası komitelerle çalışmaya devam etmeliyiz ve soykırım ideolojisine karşı kazandığımız zaferin, tüm ülkelerin Manifestolarında yer almasını sağlamalıyız. Değerli katılımınız ve ilginiz için çok teşekkür ediyorum.” diyerek sözlerini sonlandırdı.

Program, Ruandayı anlatan fotoğraf sergisinin gezimiyle son buldu.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber380.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.